Arzularımın Renkleri

8.2.10

FIRTINA

Fırtınanın pençeleriydi denizi
böyle
beyaz
beyaz
bembeyaz çizen
ecelin terleriydi
bağrımıza sinsice süzülen
kör
korkunun
üstüne giderken neyi görür?
ya sağır? çığlığa nasıl direnir?
dilden düşerken kırılmaz mi sözler?
bulutlar ne zaman pamuk helva olur?
sorular anlamsız mıdır soru işareti olmadan????
gül bülbülle kafiyeli diye mi tüm bu zar?
mahalle aralarında sürü halinde koşturmamış kim anlar
henüz dünya karşıdaki ağaçlar
evren komşu kızın ziyarete gittigi
uzaklardaki köyü
tanrı bir kümülüs
zaman yarın sabah
ve deniz bir su birikintisi ise karşı arsada
daha çok gezerim ben buralarda
çocukluğuna kazı yapan zihnimin
derinlerinden çıkanlara
isim bulamayinca
bir gülümseme dudağımda
bıyığımın altına gizlenmiş
sen bana seninkini göster
ben sana benimkini
capkıın capkın seniii
fırtına yine gelecek
kaçır kendini...